Bilgisayar Mühendisliğine Giriş
BİLGİSAYAR
MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞİ
Bilgisayar
Mühendisliği Eğitimi
Bilgisayar mühendisliği temel olarak yazılım, programlama ve
algoritma ile ilgilenir. Bilgisayar ağları, veri tabanı yöneticiliği ve gömülü
sistemler de diğer çalışma alanlarıdır. Bilgisayar mühendisleri, programlama
dilleri, yazılım - tasarım ve yazılım - donanım tümleştirmesi eğitimi alırlar.
Yazılımların b neyi yapabileceği neyi yapamayacağı, yazılımların belirli bir
görev üzerinde nasıl etkili bir verim gösterebilecekleri yazılımların saklanmış
bir veriyi nasıl yazıp okuyabilecekleri, yazılımların nasıl daha akıllı
çalışabilecekleri
insan
ve yazımların birbiriyle nasıl bir etkileşim içerisinde olacakları konu
üzerinde ve ASIC, FPGA, devre tasarımı ile donanım - yazılım entegrasyon
alanlarında çalışırlar. Bilgisayar Mühendisliği bölümü 4 yıldır, bu eğitimi
bitirenler bilgisayar mühendisi unvanını alırlar.
BİLGİSAYAR
DONANIMI
Bilgisayar donanımı, bir bilgisayarı oluşturan fiziksel parçaların
genel adıdır. Bu parçalar, kişisel bilgisayarlar, otomobiller, çamaşır makinesi
ve benzeri elektrikli ev eşyaları veya çeşitli sanayi uygulamaları gibi birçok
alanda kullanılır.
Donanım, iç ve dış olarak ikiye ayrılır:
1.
Dış donanım (Harici Donanım): Bağımsız kasa, kutu veya kılıf içinde bulunan
bilgisayar kasası içinde yer almayan donanımlardır. Bunlar kamera, USB girişi,
Bluetooth, kızılötesi tarayıcı, yazıcı ve benzeridir.
2.
İç donanım (Dâhili Donanım): Bir donanım
parçası, başka bir donanım parçası içine yerleştiriliyorsa böyle
adlandırılır. Kasa içinde
bulunan donanımlar dâhili donanım olarak adlandırılır.
BOOL CEBRİ
Boole cebri değişkenlerin değerinin doğru ve yanlış olabildiği bir cebir
alt koludur. Doğru ve yanlış değerleri genelde sırasıyla 1 ve 0 olarak ifade
edilir. Değişken değerlerinin sayı, işlemlerin ise topluma ve çarpma olduğu
temel cebrin aksine Boole cebrinde ∧ işareti ile ifade edilen “ve”, v işareti ile ifade edilen “veya”, ¬ ile
ifade edilen “değil” işlemleri bulunur. Sayısal devrelerin analiz ve tasarımı
boole cebrini temel alır. Bu sistemde yer alan “0” ve “1”, sırasıyla açık ve
kapalı devrelerle eş anlamlıdır. Sayısal bilgisayar devreleri uygulamasında,
ikili değişkenler üzerinde tanımlanan sayısal operasyonları gösterir.
PROGRAMLAMA DİLLERİ TARİHÇESİ VE TEMEL ÖZELLİKLERİ
Bir programın oluşmasında
kullanılan komutlar, tanımlar ve kuralların belirtildiği programlama araçları
olarak tanımlanabilen “programlama dilleri”nin ne kadar eski olduğunu ve nasıl
bir gelişim gösterdiğini hiç merak ettiniz mi? Peki ya ilk programlama dilinin
100 yıldan fazla zaman önce bir kadın tarafından yazıldığını biliyor musunuz? Ada
Lovelace tarafından Charles Babbage’ın tanımlamış olduğu “Analytical Engine”
ile Bernoulli sayılarının hesaplanmasına ilişkin makalesinde olduğu söylenen bu
program, birçok tarihçi tarafından ilk programlama dili kabul edilmektedir.
Bunu bir programlama dili olarak kabul etmeyenler olsa da gerçek anlamdaki
programlama dillerine öncülük ettiği bir gerçektir. Programlama dili,
programcının belli bir algoritmayı ifade etmek için kullandığı kalıplaşmış bir
dildir. Programlama dilleri, programcının bilgisayara hangi veri üzerinde ne
işlem yapacağını, verinin nasıl depolanıp ileteceğini, hangi şartlarda ne
işlemlerin yapılacağını tam olarak aktarmasına yardımcı olur.
DERLEYİCİLERİN ÇALIŞMA PRENSİPLERİ
Derleyici yani compiler olarak bilinen yapı, yazılan programın kaynak kodunu okuyarak
içerisinde yazınsal hatalar ve mantık hataları olup olmadığını, eğer hatalar
var ise programcıya bunu göstererek düzeltilmesini sağlayan ya da hata yoksa
kaynak kodunu makine diline çeviren bir yazılımdır. Bu yazımızda derleyicilerin
yaptığı işleri inceledik ve sizler için hazırladık.
DERLEYİCİ NEDİR?
Herhangi bir programlama dilinde yazılmış olan
kaynak kodunu makine koduna çevirebilen yazılımdır. Bunun amacı ise çalışabilir
bir yazılım elde etmektir.
DERLEYİCİLERİN ÇALIŞMA ŞEKLİ
1. Programdaki kodlar alınır.
2. Alınan kodlar derlenir.
3. Makine koduna çevrilir.
4. Komutlar işlemciye götürülür.
5. Sonuç / çıktı verilir.
İŞLETİM SİSTEMLERİNE GİRİŞ
İşletim sistemi, bilgisayarda çalışan, donanım
kaynaklarını yöneten ve çeşitli uygulama yazılımları için yaygın servisleri
sağlayan bir yazılımlar bütünüdür. İşletim sistemi, uygulama kodları genellikle
direkt donanım tarafından yürütülmesine rağmen, girdi – çıktı, bellek atama
gibi donanım fonksiyonları için uygulama programları ve bilgisayar donanımı
arasında aracılık görevi yapar. İşletim sistemleri sadece bilgisayar, video
oyun konsolları, cep telefonları ve web sunucularında değil; arabalarda, beyaz
eşyalarda hatta kol saatlerinin içinde bile yüklü olabilir. İşletim sistemleri
işlevsellerinin genişliği ile değil, donanımı belli bir amaç doğrultusunda
programlayabilme nitelikleriyle değerlendirilmelidir. İşletim sistemlerine
örnek olarak; Microsoft Windows, Mac OS X, Linux, BeOS, Android örnek
verilebilir.
OSI BAŞVURU MODELİ VE AĞ TEKNOLOJİLERİ
Open Systems Interconnection modeli ISO
tarafından geliştirilmiştir. Bu modelle, ağ farkındalığına sahip cihazlarda
çalışan uygulamaların birbiriyle nasıl iletişim kuracakları tanımlanır. İlk OSI
standartları 1970’lerin sonlarında ve 1980’lerin başlarında ISO’nun TC 97,
Enformasyon İşlemesi tarafından ortaya çıkartılmıştır. Bu model kısa sürede
kabul görerek yaygınlaşmış ve ağ işlemleri için bir kılavuz olmuştur. OSI
modeli öncesinde, işletmelerce kullanılan ticari ağların çoğunluğu belirli bir
işletme tarafından belli standartlara oturtulmamış teknolojiyle
oluşturulmaktaydı. ISO standartlarının ağ üzerindeki iletişimi sağlarken
karmaşık bir yol izlediği bir gerçektir. ISO standadı yedi katmana ayrılmıştır.
OSI modeli olarak bilinen bu yedi katman sağ tarafta gösterilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder